JIDOKA ÖĞRETİSİ 1

JIDOKA Üretim Yönetim Sistemlerini başarıya götüren en önemli araçtır.İnsan Otomasyonudur. Anlaması zordur. Anlatması yılları alabilir. 100 yıl önce anlatmışlar hala anlayan sayısı anlatanı az biraz geçebilmiş.
Anlaması mı zor anlatması mı?
Bu yüzden bölümler halinde tek tek en basite indirgeyerek anlatmaya aktarmaya çalışacağım.
JIDOKA isminden de anlaşılacağı gibi Japonca bir kelime. İnsan disiplini, insan otomasyonu demek. Bunu sağlamanın ilk yolu insanı anlamaktan geçiyor. İnsanı anlamak da anlatmak ta zor. İnsanı anlamak için biraz gerilere gideceğiz. Almanları bugünlere taşıyan önce KANTve HEGEL felsefelerine bakacağız. Sonrasında ise onlardan özellikle de HEGEL den etkilenen MARX ve ENGELS üzerinden gideceğiz.
KANT ın eleştirel ve kuşkuculuk felsefesini diğer yazılarımıza bırakacağız. 
Bu yazıda Georg Wilhelm Friedrich HEGEL!in insana bakışını kavrayabilmek için sistemin geneline bakmak gerekiyor. Biz buna SINIF ile başlayacağız. SINIF ı da HEGEL in Tın larından esinleyerek tanımlayan KARL MARX' ın anlatımını kullanacağız.
SINIF sınıf olmaktan çıkartılıp sulu hale getireli çok oldu.Bugün size bu felsefelerin 100 yıllık olduğunu eskidiğini söyleyenler olacaktır. Yenisi üretilmedikçe hiç bir şeyin eskimediği kuralı açık ve nettir.
Felsefesine geçmeden günlük tanımlama ile HEGEL den kopyala yapıştır yapmadan önce iki ülke arasında karşılaştırmalı bir anlatım yapalım. Biri Türkiye olsun diğeri ise son yüzyılın parlayan yıldızı Japonya.

TÜRKİYE    

  • Yüz ölçümü yaklaşık 784 Bin kilometrekare 
  • Türk bir işçini ortalama aylık geliri 650 USD
  • Türkiye de ortalama Genel Müdür aylık geliri 10.000 USD
  • Türkiye de işçi olarak başlarsın çalışmaya işçi emeklisi olabilirsen şanslısın (Ne de olsa iş kazalarında dünyaca ünlüyüz.)



JAPONYA  



  • Yüz ölçümü yaklaşık 378 Bin kilometrekare 
  • Japon bir işçinin ortalama aylık geliri 1600 USD
  • Japonya da ortalama Genel Müdür Maaşı 6,000 USD
  • Japonya  işçi olarak giren birinin Genel Müdür olarak emekli olma şansı hep vardır. (Ofis çalışanları müdürler ve genel müdürlerde aynı sendikaya üyedirler)




  • İki ülke arasındaki karşılaştırmayı uzatmak mümkün ama şimdi bir de SINIF'ın felsefe yönünden tanımına bakalım.
    SINIF ; 
         üretim ilişkileri içinde ortak konumlara, ortak çıkar ve hedeflere sahip bireylerin oluşturduğu sosyal gerçekliklerdir, sınıfı yaratan temel etken iş bölümü olmakla birlikte sınıfları belirleyici unsur üretim ilişkileridir,

    Tanım oldukça nettir. Sınıfı tanımlarken aile, arkadaşlık yada dostluktan bahsetmiyoruz. İmtiyaz yada yetki ve sorumlulukta demiyoruz. Burada ki belirleyici üretim ilişkileridir.
    Şimdi Jidoko ya dönelim içinde başarıya götüren SINIF anlayışına.
    Japonya da Genel Müdür de işe yeni başlayan japon işçi de aynı SINIF tanımının içindedir.
    Bu sınıf tanımı o kadar iyi ilişkilendirilmiştir ki insan vücudunun sinir yapısı gibidir.Bu tanım içerisinde problem yaratabilecek tüm unsurlar birer lego gibi yerli yerine oturtulmuştur. Bunların en başında insanoğlunun en temel zaafı olan para bile baskı altındadır. Sınıf içerisinde kaos oluşturmayacak kadar gelir farkı korunmuştur.
    Belirleyici unsur olan üretim ilişkileri adalet prensibi üzerine çalıştırılır. Her zaman her ilişki bu herkes için adil mi sorusu sorularak kurulur. Adaletin terazisine para, mevkii, tecrübe, başarı, zeka, vb hiçbir dara konulmaz.
    Yoksa kolayca terazi şaşar.
    Cumhuriyetin ilanı ile birlikte bu topraklarda SINIF tanımı Köy Enstitüleri ile oluşturulmaya çalışıldı. Köy Enstitülerinin kapatılmasıyla da (1954 yılında ABD den yardım alınması karşılığında kapatılmıştır.) SINIF içerisinde Sınıf kargaşası yaratıldı. 
    Endüstri 1,0 a kapı açan temellerini oluşturan endüstrileşmenin başlangıcı olan aslında bu felsefik, sosyolojik görüşlerdir. Endüstri 0,0 yada temeli diyebiliriz. KANT' ı,, HEGEL' i , MARX' ı , ENGELS'i okumadan onları anlamadan endüstri 1,0 ı bile gerçekleştiremeyiz. Batının 50 yıl gerisindeyiz sözleri ile büyütüldük bizler. Batı ya gidip gördüğüm de gerçek biraz daha yaralayıcı idi. SINIF içerisinde yarattığımız farklılıklar nedeniyle bu fark katlanarak büyüyordu. 
    JIDOKA için SINIF çok önemli. SINIF'ı çok iyi tanımlamalı, anlamalı,içerisindeki farklılıkları özellikle de gelir dengesini mümkün olduğu kadar azaltmalıyız.
    Rusya da Komünizm neden çöktü diye soranlara; en önemli örnek budur. Bakın bugün ptron olanları hemen hepsi daha öncesinde o şirketin yöneticisi olanlardır. Rusya Komünizmin kötü bir kapitalist kopyasıydı. SINIF içerisindeki denge yönetim yönünde bozulmuştu.
    Tabii ki JIDOKA için sadece SINIF ı anlamak yetmeyecek devamı sonra, ....



    Yorumlar

    Bu blogdaki popüler yayınlar

    MAKİNE PLANLAMA

    TELDEN ARABA